EMNİYET TEŞKİLATI SAĞLIK YÖNETMELİĞİ

                             EMNİYET TEŞKİLATI SAĞLIK YÖNETMELİĞİ

                Halen uygulanmakta olan 04.08.2003/25189 tarih ve sayılı Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği incelendiğinde, Anayasa, Kanun ve 1053 sayılı Tüzüğe aykırılığı açıkça görülmektedir.

                   ŞÖYLEKİ:

                Emniyet Teşkilatımız 10 Nisan1845 kurulmuş ve kurulmuş olduğu tarihten itibaren değişimlere ve teknolojik yeniliklere ayak uydurmak suretiyle günümüze kadar hızlı bir büyüme göstererek şu anki modern halini almıştır. Teşkilatımızın bugün ki haline gelmesinde teşkilat mensuplarımızın payınıda unutmamak gerekir.. Teşkilat mensuplarımız, bu süre zarfında mesleğinin geregi olarak kendisine verilen görevleri, kanunların belirtmiş olduğu ölçüler çerçevesinde en iyi şekilde yerine getirmiş, görevin yerine getirilmesinde hiçbir zaman dik duruşundan ödün vermemiş, canı pahasına dahi olsa, ülkemizin bir adım daha ileriye gitmesi için elinden gelen gayret ve fedakarlığı sonuna kadar göstermiştir.
              Günümüzde suç türlerinin değişken olması neticesinde, polis teşkilatında da bu değişen suç ile mücadele edebilmek için her geçen gün yeni uzmanlık birimleri oluşturulmaktadır. Ancak teşkilat mensuplarımız bu kutsal görevi yerine getirirken yaralanma, sakat kalma ve hatta daha da ötesi canını kaybetme riski ile karşı karşıya kalmaktadır. Bu gibi istenmeyen durumların orataya çıkması halinde de yaşanan acıların bir nebze olsun dindirilmesi amacıyla kanun, tüzük ve yönetmelikler ile yaşanan olaydan zarar gören mensuplarımızın gelecekte mağdurolmamaları için gerekli çalışmalar yapılmış ve gelecekleri güvence altına alınmıştır.

Bu bağlamda, Emekli Sandığına bağlı iştirakçilerin yararlanmaları, sakat kalmaları, ölmeleri veya şehit olmaları halinde iştirakçilere uygulanması gereken iş ve işlemleri kapsayan 5434 Sayılı Emekli Sandığı Kanunu, aynı durumların ortaya çıkması haline de Emniyet Teşkilatında görev yapan personelin yararlanması amacıyla Emniyet Teşkilat Sağlık Şartları Yönetmeliği hazırlanarak yürürlüğe girmiştir.

Ayrıca 5434 Sayılı Emekli Sandığı Kanunu’nun ilgili maddelrinin uygulanmasını göstermek ve emrettiği işleri belirlemek üzere bahse konu kanun aykırı olmamak kaydıyla “ 1053 sayılı Vazife Malullüklerinin Nevileri ile Dereceleri Tüzük “ hazırlanarak yürürlüğe konulmuştur.

Ne var ki; Emniyet Teşkilatında görev yapan personel ile ilgili hazırlananEmniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği hazırlanırken anayasa, kanun ve tüzük maddeleri yeterince değerlendirilmediğinden dolayı  bahse konu yönetmeliğin uygulanması  Anayasanın  124. Maddesine aykırı bir hal almıştır.

Anayasanın 124. Maddesi  “ Başbakanlık, bakanlıklar ve kamu tüzelkişileri, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler çıkarabilirler. Hangi yönetmeliklerin Resmi Gazetede yayımlanacağı kanunda belirtilir.” Hükmü bulunmaktadır.

5434 Sayılı Emekli Sandığı Kanunu ’nun  52. Maddesinde “ Vazife malüllükleri (6) derecedir. Bu malüllüklerin nevileriyle dereceleri tüzükle belirtilir. Tüzükte gösterilenlerdışında görülecek malüllüklerin hangi dereceye girecekleri sağlık kurulunca tayin olunur.” Denilmektedir.

Bahse konu kanuna bağlı olarak çıkartılan “ 1053 sayılı Vazife Malüllüklerinin Nevileri ile Dereceleri Hakkında Tüzük “  incelendiğinde;  (C)  dilimi sağlık şartlarını taşıyan personele 5. Dereceden vazife malüllüğü (D)  dilimi sağlık şartlarını taşıyan personele ise 4. Dereceden vazife malüllüğü verilirken, Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliğinin 16. Maddesinde ise kısaca (C) ve (D) dilimi sağlık şartlarını taşıyan polis amirleri, polis amiri olarak çalışmaya devam eder. Polis memurları da (C) diliminde faal olmayan görevlerde çalıştırılır. (C ) dilimi sağlık şartlarını da yitirdiyse malüllük işlemleri yapılır.” Denilmektedir. Buna göre Anayasanın 124. Maddesi ihlal edilmiş durumdadır.

Anayasanın 10. Maddesine “Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları  ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.” Denilmekle birlikte Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları  Yönetmeliğinin 16. maddesi  bu kapsamda incelendiğinde “ Polis Amiri “ – “ Polis Memuru “ ayrımı yapıldığı görülmektedir. Çünki aynı şartlarda birinin göreve devam edeceği, diğerinin ise malul olacağı belirtilmektedir. Bu uygulama ile Anayasanın 10. Maddesinde belirtilen eşitlik ilkesi ihlal edilmiş durumdadır.

Anayasanın 11. Maddesi; “ Kanunlar Anayasaya aykırı olamaz. “ Denilmekle birlikte Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları yönetmeliğinde belirtilen (C) ve (D) dilimi sağlık şartlarını taşıyan personelin özürlü olup, organ kaybı veya organ kaybı niteliğindeki sakatlığa sahip olduğu, keza bu durumdaki personelin çalıştırılmasının mümkün olmadığı, zira 5434 Sayılı Emekli Sandığı Kanunu ve bu kanunun 52. Maddesine bağlı olarak çıkartılan “ 1053 sayılı Vazife Malüllüklerinin Nevileri ile Dereceleri Hakkında Tüzükte (C) ve (D) dilimi sağlık şartlarını taşıyan personele malüllük verildiği anlaşıldığından, 1053 sayılı Vazife Malüllüklerinin Nevileri ile Dereceleri Hakkında Tüzüğün, Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliğinin ilgili maddelerince ihlal edildiği açıktır.

Yukarıdaki anlatımları örneklemek gerekirse;  Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliğinin Hastalık Branşlarının Sınıflandırılması başlıklı lll. Bölümünde “ Kulak, Burun, Boğaz, Ağız ve Diş Hastalıkları “ başlığı altında yer alan (D) diliminin 2. Maddesinde; “ Her iki kulakta, ayrı ayrı tedavi ve işitme cihazı ile giderilemeyen tam işitme kaybı görev yapar, yani çalıştırılır. “ denilirken, 1053 Sayılı Vazife Malüllerini ve Nevilerini Belirleyen Tüzüğün Vazife Malüllüklerinin Nevileriyle Derecelerini Gösteren Cetvelde yer alan 5. Derece başlığı altındaki 147. Şıkkında; “ Bir gözün protez tatbiki kabil olacak şekilde çıkartılması (Enükleasyon) veya tam atrofisi veya harabiyeti neticesi tam körlüğüne 5. Dereceden vazife malüllüğü verilir. “ denilmektedir.

Öte yandan; Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliğinin 16. Maddesinde; (C) ve (D) dilimi sağlık şartlarını taşıyan personel çalıştırılırken, 17. Maddesinde;  “ (B), (C) ve (D) dilimi sağlık şartlarını taşıyan personele idari polislik yani malüllük öngörülmektedir.” Buradan da görüldüğü gibi söz konusu yönetmeliğin iki ayrı maddesi  kendi arasında çelişmekte ve görev sırasında yeralan, sakat kalan personelimizin  malüllükleri bu  nedenlerden dolayı  Emekli Sandığınca kabul  edilmemektedir.

Bu nedenlerden dolayı bu konumdaki Teşkilat mensuplarımızın mağdur olmamaları için Emekli Sandığınca Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliğinin yeniden düzenlenmesi gerektiği bildirilmektedir.  Emekli Sandığından da katılımın sağlanacağı düzeltme çalışmaları sonucundaşekillendirilecek söz konusu yönetmeliğin yeni haliyle hayata geçirilmesinin uygun olacağı kanaatini taşımaktayız.

Bu arada ilgili konu Sayın Genel Müdürümüze iletilmiş, Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliğinin düzeltilmesi yönünde ilgili yerlere talimat verilmiştir.

Emniyet Teşkilatı Sağlık Şartları Yönetmeliği hazırlanırken;  Emekli Sandığının 1053 Sayılı Tüzüğünde iştirakçilerinin malüllük dereceleri ve nevileri açık ve net belirtildiğinden bu hususun ca uygunluğun sağlanmasını arzederiz.

  POLİS EMEKLİLERİ YARDIMLAŞMA DERNEĞİ

One comment

  1. sevgili büyüklerim. bende görev esnasında bir silahlı çatışma sonucu yaralandım.. sağlık şartları yönetmeliğine göre B dilimine girenler idari polislik alamıyor şeklinde bir görüş belirtti bana personel şubeden bir meslektaş..oysa sizinde paylaştıgınız gibi B dilimi dahil yazıyor..bana söylenene göre C veya D dilimi gerekiyormuş idari polislik için.. bu konuda kafam karıştı.. detaylı bir açıklama yaparsanız sevinirim. saygılar